top of page
  • Ünal GÜL

Callaghan’dan Straw’a Kıbrıs

Sayın İsmet HERGÜNŞEN yazdı


İngiltere Dışişleri eski Bakanı James Callaghan’ın, “Şimdi aldığım bir bilgiye göre Türkler ikinci bir harekâta başlamak üzeredir, Kıbrıs şu anda Türk Ordusu’nun esiridir. Ama yarın Türk Ordusu Kıbrıs’ın esiri olacaktır” söyleminin üzerinden yarım asıra yakın bir süre geçti.


Yunanistan’ın Kıbrıs’ı ilhak etme girişimi üzerine, garantörlük hakkını kullanan Türkiye müdahalede bulunmuş ve Kıbrıs Türk Halkı’nın Ada’daki varlığını sürdürmesi sağlanmıştır.


TSK (Türk Silahlı Kuvvetleri) adeta bir istikrar abidesi ve bir nevi barış gücü rolü üstlenmiştir.


Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün Saraybosna’da sağlayamadığı huzur ve güven ortamını yaratmıştır.

O gün bugündür, Kıbrıs Adası’nda ciddi bir olay yaşanmamıştır.


Bugün, Rumların dahi kendilerini bir cinayet şebekesi olan 1*“EOKA”dan kurtaran Türk askerine minnet duyması gerekir.


Cunta rejimi altında bulunan ve adayı ilhak etmek isteyen Yunanistan’a da demokrasi yolunu açmıştır.

Halen kalıcı bir barış anlaşması yapılamamış ise savaş yoktur.


Türkler başlangıçtan beri çok açık, dürüst ve tutarlı davranmaya çalışmıştır.


Kıbrıs Türkleri’nin bu süreçte en büyük güç kaynağı Türk Ordusu, Türk Ulusu ve onları doğru algılayan Türk Hükümetleri olmuştur.


Onca yapılan müzakereler esnasında, olumlu hava yaratmaya yönelik tek taraflı jestlerle Ada’dan kuvvet çekme faaliyetleri dahil her adım Türk tarafınca atılmıştır.


Türk kesiminin toprak kaybı dahil pek çok kazanılmış hakkını gasp eden Annan Planı bile kabul edilmiştir.


Neyse ki; Kıbrıs Rumları’nın ihtirasları nedeniyle tarihi bir hatadan dönülmüştür.


Bu iki halkın hali hazırda oluşmuş olan, kendi sınırları içinde yaşamasından başka bir çıkar yolu kalmadığı gibi eski duruma dönülmesine asla izin vermemektedir.


Bir tarafta; Türkiye’nin gücünü arkasında hisseden ve yıllardır haksız, adaletsiz ve izolasyon içerisinde yaşama mahkum edilen Kıbrıs Türkleri.


Diğer tarafta, savunma maksadını aşan silahlanma ve ittifak oluşturma gayretinde ABD ve AB’yi, hatta Arap/İslam Dünyası’nı da arkasına alan 2*“ENOSİS” arzulayan Kıbrıs Rumları.


Ülkemizde bugünlerde yapılan dayanışma(!) temalı İslam Oyunları’nda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yok sayılmıştır.


Sporun siyasete karıştırılması bir yana, İslam ülkeleri arasında nasıl bir samimiyetsizlik olduğu da dikkate değerdir.


Demek ki; iki yüzlülük sadece Hıristiyan Dünyası’nın yaradılışı değilmiş.


Kıbrıs, Doğu Akdeniz’de kurulmaya başlayan dengenin adeta düğüm noktası haline gelmiştir.


Türkiye’nin hak ve menfaatlerine yönelik yaptığı girişimlere, ABD ve AB ile bazı bölge ülkelerinin Yunan ve Rum tarafı lehinde bir ağırlık kazandırma eğilimi endişe vericidir.


Türkiye’nin önemine varamamış, rolünü kavrama yetersizliği içerisinde bulunan ülke ve kuruluşlar, Türkiye’nin dış politikasına yeni çizgiler getirmektedir.


Doğu Akdeniz’de zorlanan Türkiye’nin, karmaşık bir sorun haline gelen beka ve refah güvenliğinin zayıf kalmasını dikte eden girişimleri kabul etmesini beklemek ütopyadır.


Öte yandan; her yıl büyük bir coşkuyla kutlanan “Barış ve Özgürlük Bayramı” törenlerine, nedense dost ateşine maruz kalan TCG Kocatepe gölgesi düşürülmek istenmektedir.


İstihbarat ve iletişim eksikliği ya da başka nedenler olsun, bu tarz olaylara Harp Tarihi’nin sayfalarında sıkça rastlamak mümkündür.


Harp ortamında “vatan sağolsun” düşüncesiyle görev icra eden Subay ve Astsubaylar çok iyi bilir ki; böylesine üzüntü verici olaylar ne ilk ne de son olacaktır.


Nitelik ve nicelikleri farklı olsa da, bir piyade erinin şahadeti neyse, bir tank imhası, bir uçak düşürülmesi, bir gemi batması da aynıdır.


Dünya Harp Tarihi’ne “başarılı bir çıkarma harekatı” olarak geçen bu harekattan TSK yeterli ve gerekli dersler çıkarmıştır.


Kaldı ki, hazin olaya yönelik yazılmış kitaplarda mevcuttur.


Unutulmamalıdır ki; Kıbrıs Zaferi tarihin en müstesna sayfalarında yerini almış, bir ulusa özgürlüğünü yeniden kazandırmıştır.


Son sözse; yine bir İngiltere eski Dışişleri Bakanı Jack Straw’dan.

“Kıbrıs bölünmeli, Türk tarafı tanınmalı…”


1*EOKA, Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanması için uğraşan Kıbrıslı Rum Silahlı Örgüttür.

2*ENOSİS, Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanmasıdır.

20 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page