Atatürk’ü sonsuzluğa uğurlayalı 84 yıl geçti. Bugün onun jeopolitik ve siyasi dehasını çok daha iyi anlıyoruz. Orta çağ karanlığındaki yıkılmış ve yağmalanmış bir köylü/tarım imparatorluğundan yepyeni bir cumhuriyet yarattı. Dünya tarihinde eşi benzeri olmayan bir devrimi başardı. Bugün dahili ve harici güç odaklarının ona saldırmasının ardındaki temel gerçek onun hayal bile edilemeyenleri başarmış olmasıdır. Önce vatan dedi. Kendi gücümüzle işgal güçlerini yenmemizi sağladı. Kurtuluş sonrası cumhuriyet temeli üzerine yükselttiği devrimlerle ümmeti millete, kulu vatandaşa dönüştürdü. Bağımsız ve onurlu bir devletin sahip olması gereken tüm kurumları ve kuruluşları cumhuriyetçi, devrimci, halkçı, devletçi, milliyetçi ve laik prensipler paralelinde hayata geçirdi. İnsan olmanın onurunu, mutlu ve güvende yaşamanın reçetesini sunan Atatürk bu fikirleri ile sadece Türkiye değil, Türk dünyasına da ışık tuttu. Onun önderliğinle kurtuluş, kuruluş ve devrimler başarılmasıydı bugünün nesilleri ne demokrasi ne de cumhuriyete uzaktan bile yaklaşamazdı. Küresel düzenin Atatürk düşmanı hegemonyanın boyunduruğundan kurtulmaya başladığı günümüzde Türkiye ve Türk dünyasının kurulacak yeni dünya düzenindeki bağımsız ve onurlu yeri Atatürk’ün prensiplerine ve kurucu ideolojiye sahip çıkmakla sağlanır. Türklük ve coğrafyamızın gücünü kullanarak Kurtuluşu ve Kuruluşu başaran Atatürk 84 yıl sonra milletine ışık olmaya devam ediyor. O sonsuzluğa emanet edilmiş olabilir. Ancak bugün milyonlarca Atatürk onun fikirlerini taşımaya devam ediyor. Namuslu, onurlu ve vatan bilinci olan kitleler Türk dünyasında her zaman galebe çalmıştır. Aydınlık her zaman karanlığı yener. Atatürk’ün ruhu aydınlığın membaıdır.
Cem GÜRDENİZ
Comments